Kira Uyuşmazlıklarında Dava Açmadan Arabulucuya Başvuru Zorunluluğu

Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde kabul edilerek yasalaşan İcra ve İflas Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunla kira, kat mülkiyeti, ortaklığın giderilmesi ve komşu hakkından kaynaklı uyuşmazlıklarda arabuluculuk dava şartı haline getirildi.

Bu uyuşmazlıklarda 1 Eylül'den itibaren taraflar dava açmadan önce arabulucuya başvuracak. Müracaatlar, adliyelerdeki arabuluculuk bürolarına ücretsiz yapılacak. Başvurularda, yargı gideri, harç, tanık, bilirkişi ücreti gibi bir ödeme yapma zorunluluğu bulunmayacak.

Arabuluculuk görüşmeleri üç hafta içerisinde tamamlanacak. Zorunlu durumlarda arabulucu tarafından bu süre en fazla bir hafta daha uzatılabilecek.

Görüşmeler sonrasında anlaşma sağlanamaması halinde dava açılabilecek.

Konutta hacze yeni düzenleme

İcra ve İflas Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'ne eklenen hacizle ilgili düzenlemeye göre; icra müdürü, haciz yapılması talep edilen yerin konut olduğunu tespit etmesi halinde bu yerde haciz yapılmasına karar verecek ve bu kararı derhal icra mahkemesinin onayına sunacak.

Mahkeme, dosyanın tevdi edildiği tarihten itibaren en geç 3 gün içinde dosya üzerinden yapacağı inceleme sonunda, haciz yapılması talep edilen yerin konut olduğunun anlaşılması halinde kararın onaylanmasına kesin olarak karar verecek.

Bu kararın icra dairesine bildirilmesi üzerine haciz işlemleri yapılacak. Haciz yapılması talep edilen yerin konut olmadığının anlaşılması halinde ise mahkeme, konutta haciz yapılmasına dair kararı kesin olarak kaldıracak. Bu kararın icra dairesine bildirilmesi üzerine icra müdürü, mevcut haciz talebi hakkında yeniden karar verecek. Mahkemenin onaylama kararı üzerine hacze gidilen yerin konut olmadığının anlaşılması halinde hacze devam edilecek.

Borçlu ve aynı çatı altında yaşayan aile bireylerine ait kişisel eşya ile tüm ev eşyasının haczi yasaklanacak. Borçlu ve aynı çatı altında yaşayan aile bireyleri ne ait kişisel eşya ile ailenin ortak kullanımına hizmet eden tüm ev eşyası, haciz olunamayacak mallar arasına alınacak.

Adli Yardıma Ek Bütçe

Adli Yardım, mali gücü yetersiz olanların dava açma hakkından yoksun kalmaması için getirilmiş bir ilkedir. Mali olanakları yetersiz kişilerin dava harç ve masraflarından muaf tutulması ve kendisi için baro tarafından ücretsiz avukat görevlendirilmesidir.

Kendisi ve ailesinin geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin, gereken yargılama veya takip giderlerini kısmen veya tamamen ödeme gücünden yoksun olan kimseler iddia ve savunmalarında, geçici hukuki korunma taleplerinde ve icra takibinde, taleplerinin açıkça dayanaktan yoksun olmaması kaydıyla adli yardımdan yararlanabilirler.

Kamuya yararlı dernek ve vakıflar, iddia ve savunmalarında haklı göründükleri ve mali açıdan zor duruma düşmeden gerekli giderleri kısmen veya tamamen ödeyemeyecek durumda oldukları takdirde adli yardımdan yararlanabilirler.

Yeni düzenleme ile adli yardım sisteminin güçlendirilmesi amacıyla adli yardım bürosunun gelirleri arasında yer alan harçların ve para cezalarının oranı yüzde 2’den yüzde 3’e çıkarılacak. Noterler tarafından delil tespiti işlemleri yapılabilecek.

Düzenlemeyle, TCK'nin, uyuşturucu madde imal edenlere verilecek cezaların düzenlendiği bölüme sentetik katinon ve türevleri, sentetik opioid ve türevleri ile amfetamin ve türevlerinin imali de dahil edilecek. Söz konusu maddelerin imal ve ticareti suçunun cezasının alt sınırı 10 yıldan 15 yıl hapis cezasına çıkarılacak.

Uyuşturucu madde kullanmak suçundan hükümlü olanlar ile başka bir suçtan hükümlü olup uyuşturucu madde bağımlısı olduğu tespit edilen hükümlülerin ceza infaz kurumunda tedavi ve rehabilitasyon programlarına katılması zorunlu hale getirilecek.

Ayrıca tedavi ve rehabilitasyon programları uygulanmak üzere müstakil ceza infaz kurumları açılabilecek veya mevcut ceza infaz kurumlarının bir bölümü bu amaç için tahsis edilebilecek.

Uyuşturucu madde imal ve ticareti suçu için görevlendirilen gizli soruşturmacının kamuya açık yerlerde ve iş yerlerinde ses veya görüntü kaydı yapabilmesine hakim tarafından izin verilebilecek.

El konulan maddenin uyuşturucu madde olduğuna dair kesin rapor alındıktan sonra soruşturma aşamasında sulh ceza hakimliğince bu maddenin müsaderesine ve imhasına karar verilmesi zorunlu hale getirilecek. Böylece, soruşturma veya kovuşturmanın kesinleşmesi beklenmeden uyuşturucu maddelerin imhası sağlanacak.

Göçmen kaçakçılığı suçuyla daha etkin mücadele edilebilmesi ve caydırıcılığın sağlanması amacıyla da suçun cezasının alt sınırı 3 yıldan 5 yıla çıkarılacak.

Adli işlemler çerçevesinde "yurt dışına çıkamamak" şeklinde adli kontrol kararı verilen yabancılar hakkında, ilgili valiliğe, Cumhuriyet başsavcılığı üzerinden bu kararın kaldırılmasını talep etme yetkisi verilecek ve idarenin, yurt içinde kalmasını tehlikeli gördüğü yabancıların sınır dışı edilmesini sağlamak bakımından hakim kararı alabilmesine imkan sağlanacak.