Doğu Karadeniz bölgesinin en eski geleneklerinden olan “Kalandar” kutlamaları Trabzon’un Vakfıkebir İlçesi Büyükliman Mahallesinde bir grup genç tarafından kutlandı. Büyükliman Mahallesi gençleri tarafından sürdürülen geleneğe mahalle sakinleri de destek veriyorlar. Gençlerin gelenek, görenek, örf ve adetlerine sahip çıkmaları aile büyükleri tarafından taktirle karşılanıyor.
“GEÇMİŞİMİZE SAHİP ÇIKMAK ÇOK ÖNEMLİ”
Eskiyi bu günlere taşımak ve gelenekleri yaşatmanın güzel bir olay olduğunu, birlik ve beraberliğe ulusumuzun çok ihtiyacı olduğu bir dönemde geleneklerimizi gündeme getirip yaşamak çok daha anlamlı olduğunu belirten Sadık Aydın, Osmanlı döneminden Tanzimat dönemine kadar hicri takvim kullanıldığını belirtti. Aydın, 1926-27 yılına kadar Rumi takvim kullanıldı daha sonrada bu günkü takvimler kullanılmaya başlandı. Miladi takvim ile hicri takvim arasında on üç günlük fark var. Biz yılbaşını miladi takvim olarak on üç gün önce kutladık. Gençler daha önceleri yaşanan gelenek gereği evlerin kapılarını tıklayıp, kapı açıldığında evden içeri çenti/torba atıyorlar. Ev sahipleri bu çenti/torbalara meyveler koyup sahiplerine iade ediyorlar. Bu geleneği yaşatmak Vakfıkebir için çok önemli. Büyükliman Mahallemizdeki Gençlerimizin gelenek, görenek, örf ve adetlerine sahip çıkmaları, bu geleneği yaşatmaları çok güzel. Geçmişimize sahip çıkmak çok önemli. Geçmişi unutmayıp geleceğe umutla bakmamız adına sevindirici gelişmeler dedi.
KALANDAR NEDİR?
Kalandar, Rumi Takvim’in ilk ayı olarak bilinmektedir. Miladi Takvim’e göre Ocak ayının 14.gününe tekabül eden Kalandar günü, Karadeniz bölgesinde özellikle Trabzon ve Gümüşhane illerinde bu günün ayrı bir önemi bulunmaktadır.
KALANDAR NE ZAMAN KUTLANIR
Kalandar, her yıl ocak ayının 13’ünü 14’üne bağlayan gece kutlanır. Kalandarın ilk günü başkasının evine gitmemek gibi bir ritüel vardır. Yeni yılın ilk gününe eve ilk, uğurlu olduğu kişinin gelmesi beklenmektedir.
KALANDAR GÜNÜ NELER YAPILIR
Zeytin Yaprağı Ritüeli: Kalandar ayında gün saymak için yapılan zeytin yaprağı ritüeli, ayın her gününü temsil eden 12 zeytin yaprağının ateşe atılmasıyla gerçekleşir. Yaprakların yanması veya alazın içinde savrulmasıyla hava durumu yorumlanır. Yanan yapraklar açık havayı, savrulan yapraklar ise rüzgarlı havayı simgeler.
Ev Ziyaretleri: Kalandar gecesi, 7 kişilik bir grup evleri dolaşarak su, tuz ve un gibi temel malzemeleri toplar. Bu kişiler kılık değiştirir, yüzlerini boyar ve ses çıkaran eşyalar takarlar. Özellikle bir ananın ilki ile bir ananın küçüğü olan kişiler ev ziyaretlerinde hiç konuşmazlar ve konuşturulmamaya özen gösterilir.
Kolos/Golot Hazırlığı ve Ritüeli: Toplanan su, tuz ve un gibi malzemelerle yoğrulan hamur, ateşte pişirilerek "kolos" veya "golot" adını alır. Bu yiyeceği tüketen kişinin o gece evleneceği kişiyi rüyasında göreceği düşünülür. Bu ritüel, evlenmek isteyenler arasında özel bir umut ve beklenti yaratır.
4 Kışlık İhtiyaçların Hazırlığı: Kalandar ayında kışlık ihtiyaçların eksik olmamasına dikkat edilir. Odun, hayvan yemi, mutfak erzağı gibi temel ihtiyaçlar yeterli olmadığında temin edilir. Bu, gelecek döneme hazırlık anlamına gelir.
Kalandarcılık ve Koncolozculuk: Vakfıkebir ve çevresinde Kalandar ayına özgü geleneksel uygulamalara "kalandarcılık" veya "koncolozculuk" denir. Bu terimler, belirli bir bölgede bu ayda yapılan özel ritüel ve etkinlikleri ifade eder. Bu geleneksel uygulamalar, kültürel mirasın korunması ve gelecek nesillere aktarılması açısından önem taşır. Kalandar ayı, toplumun bir araya gelmesini, dayanışmayı ve geleceğe umutla bakmayı simgeler.