Eğitim-Bir-Sen Vakfıkebir İlçe Temsilcisi Şuayip Eyüboğlu,  Sağlık ve Sosyal Yardım Sandığı (İLKSAN) çok uzun süredir düşük ve verimsiz ekonomik performans sergilemektedir diyerek önemli açıklamada bulundu.

Eğitim- Bir-Sen Vakfıkebir ilçe Temsilcisi Şuayip Eyüboğlu yaptığı açıklamada : “Eğitim; bireyler, toplumlar ve devletler için vazgeçilmez bir ihtiyaçtır. Kapsamı bu denli geniş bir kavram üzerinde nesnel sonuçlar elde edebilmek için, çok boyutlu düşünmek ve araştırmak gerekiyor. Nitekim; eğitim konusunda geçmişteki birçok tecrübe ve uygulama bilinmekle beraber, günümüzde yeni arayışlar da sürmektedir. Bu arayışlar; aynı zamanda henüz aranan eğitim sisteminin bulunmadığına veya en azından daha ideal eğitim uygulamaları ihtiyacına işaret eder. Günümüz eğitimini düzenlemeye ilişkin bu arayışlar, doğal olarak aslında geleceğin dünyasını da inşa ve ihya çalışmalarının bir parçasıdır. Biz, bu sözleri yazarken dahi bir gelecek beklentimiz vardır ve her an yeni bir geleceğin içine doğru hızla yol almaktayız. Bu bakımdan arayışımız; hem güncel hem de geleceğe ilişkindir. Böyle de olmalıdır; zira, geleceğimiz eğitime bağlıdır.

“GELECEĞİN DÜNYASINI ANCAK BİZ İNSANLAR İNŞA EDEBİLİRİZ”

Geleceğin eğitimini düşünmek, araştırmak, tasarlamak veya en azından öngörmek için, öncelikle geleceğin dünyasıyla ilgili öngörülere gereksinim duyarız. Bu bağlamda kritik soru şu olsa gerek: Geleceğin dünyası nasıl olacaktır? Belki bu soru şöyle sorulursa daha gerçekçi olur: Geleceğin dünyası nasıl olmalıdır? Bu iki soru birbirine yakın gibi durmakla birlikte, aralarında çok ciddi farklılıklar mevcuttur. Her şeyden önce, ilk soru belirsiz ve teslimiyetçidir. Sadece gelecek tahminlerine bağlıdır. Oysa; ikinci soru belirgin ve iradidir. İkinci sorunun peşine düşen kişi, aslında örtük olarak şunu da demek istiyordur: Geleceğin dünyasını ancak biz insanlar inşa edebiliriz. Etmemiz de gerekir! Ülkelerin sosyal güvenlik sistemleri, kendi sosyal ve ekonomik durumlarına göre farklılıklar göstermektedir. Genel anlamda ülkeler üç kademeli sosyal güvenlik sistemlerine sahiptir. Bunlar kamu emeklilik, tamamlayıcı mesleki emeklilik ve bireysel emeklilik sistemleridir. Birinci kademe sistemlere katılım zorunlu iken ikinci kademe emeklilik sistemlerine katılım bazı ülkelerde zorunlu bazılarında ise gönüllüdür. Üçüncü kademe emeklilik sistemlerine katılım ise gönüllük esasına dayalıdır. Birinci kademe emeklilik sistemleri kamu tarafından yönetilirken, ikinci ve üçüncü kademeler genellikle bu maksatla kurulmuş şirketlerce yürütülmektedir

İLKSAN, EKONOMİNİN KURALLARINA VE PİYASA GERÇEKLERİNE GÖRE YÖNETİLMELİDİR

Bununla birlikte Tamamlayıcı mesleki emeklilik sisteminin bir parçası olan İlkokul Öğretmenleri Sağlık ve Sosyal Yardım Sandığı (İLKSAN), çok uzun süredir düşük ve verimsiz ekonomik performans sergilemektedir. Sandığın verimsizliği ve bir türlü düzeltilemeyen kötü imajı yüzünden yıllardan bu yana dillendirilen ve tüm Millî Eğitim Bakanlığı (MEB) personelini kapsaması istenen bir müessesenin kurulması projesi de hayal olmaktan öteye geçememiştir. Öğretmenler arasındaki sosyal ve ekonomik birliğin simgesi olması gereken Sandığın başarısızlığının faturası doğrudan üyelere çıkmaktadır. Dolaylı olarak da öğretmenlik mesleğinin itibarına, öğretmenler arasındaki birlik ve dayanışma ruhuna zarar vermektedir. Yıllık enflasyon oranlarının ve bankaların mevduat oranlarının altında kalan aktif kârlılık oranları normal karşılanmaya başlanmıştır. Sandığın yıllık getiri miktarı üyelerden toplanan aidat miktarının altında kalmaktadır. İlksan, ekonominin kurallarına ve piyasa gerçeklerine göre yönetilmelidir. Sandığa düşen, üyelerin maaşından her ay yapılan kesintinin hakkını vermek, 1,9 milyar TL’yi bulan varlığını doğru, yerinde ve en kârlı yatırım araçlarında değerlendirerek üyelerine birikimlerinin karşılığı olan nemayı zarar ettirmeden sunmaktır.

Sonuç olarak, denetimde değişime değil dönüşüme ihtiyaç vardır. Bunun için de reform yapmaya yönetimin kendisinden başlanmalıdır. Bu sebeple yönetiminde karar verme süreçlerinin demokratik çoğulculuk ilkesiyle geniş bir tabana yayılması gerekir. Kısacası yönetimin kodlarında herhangi bir değişime gitmeden yeni bir denetim modelini sisteme kazandırmaya çalışmalıdır açıklamasında bulundu.