Müsiad Trabzon Şubesi Başkanlığı tarafından üyelerine '' Çağımıza Tanıklığımız ve Hanif Bir Dünya İdeali''  konulu bilgilendirme toplantısı Abdurrahman Bulut’un sunumuyla il Şube Binasında gerçekleştirildi.

“BÜYÜKLERİMİZE HER ZAMAN MİNNETTARIZ” “BÜYÜKLERİMİZE HER ZAMAN MİNNETTARIZ”

"ÇAĞIMIZA TANIKLIĞIMIZ VE HANİF BİR DÜNYA İDEALİ"

Abdurrahman Bulut toplantının içeriğini şu şekilde özetledi; Sunum temel olarak yaşadığımız çağa tanıklık etmek ve temel problem tespiti etrafında odaklandı. Önce Görünen o ki, İnsanlık tarihin en büyük kırılma noktasındayız, içinden geçtiğimiz süreç 10 yıllık, 50 yıllık, 100 yıllık hatta 1000 yıllık bir değişim değil, binlerce yıllık paradigmaların değiştiği bir süreç. Öyle ki bundan önceki bu büyüklükteki bir değişimi ne zaman yaşadığımız bilmiyoruz. Tarihin hiçbir döneminde teknoloji insan hayatında bu kadar ektili olmamıştır ve bugün de insan hayatı üzerinde teknolojiden daha etkin bir faktör de yoktur, ifadesiyle sunumun ana çerçevesi çizildi. Daha sonra teknoloji tarihi özetlendi. Endüstri öncesi ve endüstri sonrası dönemlerin özellikleri ve 1,2,3,4 ve 5. Endüstri devrimlerinin sonuçları, etkileri sunuldu. Teknolojinin sadece hayatı kolaylaştırmadığı aynı zamanda değerlerimizi de değiştirdiği vurgulandı. Teknoloji ve bilimin gelişimiyle insanlık değerleri arasındaki tezat vurgulandı. Ayrıca gelecek 30 yıl içindeki teknolojik gelişmelerin yol haritası birçok İngilizce kaynaktan paylaşıldı.

Bulut; Değişimin her zaman, her yüzyılda geçerli olduğu ancak son 40-50 yılda özellikle son 20 yılda değişimin hızının korkunç derece de arttığı ve önümüzdeki 30 yılda en az 250 yıllık bir değişim beklendiği vurguladı. Yapay zeka, büyük veri ve kuantum bilgisayar teknolojileri, tekillik ile birlikte özetlendi ve makine-insan birlikteliği konusu detaylandı.

İnsanlığın geleceği etrafındaki öngörü ve düşünceler paylaşıldı. Temel olarak insanlığın daha önce böyle bir tecrübesinin olmadığı ve tarihte ilk defa kendisinden daha zeki makineleri ürettiği vurgulandı.

Bu noktada hanif bir dünya için nasıl bir yaklaşım sergilenmesi ana çerçeve olarak sundu.