31 Mart 2024 tarihinde yapılan yerel yönetimler seçimlerinde, Vakfıkebir’in ilçe oluşunun 147. yılında Belediye Başkanı seçilen Sayın Fuat Koçal ile birlikte ayaküstü bir söyleşi gerçekleştirdik.

Sayın Koçal ile yaptığımız ayaküstü söyleşiyi, gelecek nesillerin örnek almaları için Vakfıkebir’in 147. Yıl tarihine aynen kaydediyorum.

KOÇAL:

“Bu iş, yani belediyecilik bir kamu görevidir ve kamu görevinde asla ard niyete yer olamaz. Ancak bazıları ard niyetle bir senaryo oluşturup oynamaya başladılar. Benim o işlere katkım olmaz; senaryo yazıp oynamam. Ben, Devlet’in görevlisiyim. Daha önce de; ‘Devlet bizi tanıyor, biz de Devlet’i tanıyoruz’ şeklinde ifadeler kullanmıştım. Ben bu Devlet’in, bu hükümetin bürokratıyım, bölge müdürüyüm. Ben buraya uzaydan gelmedim, herkesi tanıyorum. Bu tür yakıştırmalara gerek yok.

Daima Vakfıkebir’in birlik ve beraberliğinden yanayım. Başlarken, el ele, gönül gönüle, yeni umutlara sloganını kullandık. Bundan sonra da böyle olacak ve asla değişmeyecek.

Görevde kaldığım sürece birlik ve beraberlikten asla taviz vermeyeceğim, kötü söz söyleyen, kötülük düşünenleri Cenab- ı Allah’a havale ediyorum. Zaten kötü söz de sahibinindir.

Benim kimseye karşı kinim ve dargınlığım olmaz. Ama insanın da biraz haddini bilmesi lazım. Çünkü her meslek grubunun bir çerçevesi, bir mevzuatı vardır.  O mevzuatın ve çerçevenin dışına çıkmak olmaz, olmuyor zaten.

Bunu özellikle bilmek lazım…

Burada bizlerin, daha doğrusu Vakfıkebir’in huzurunu bozmak isteyen bir kaç kişi var. Eğer biz onlara gerektiği şekilde muamele edersek kardeşliğimizi asla bozamayacaklar; hep birlikte Vakfıkebir’imize çok güzel hizmetlerde bulunacağız ve ilçemizi hak ettiği seviyeye mutlaka getireceğiz. Çünkü söz verdik, bunun için yola çıktık.

Eğer Vakfıkebir’de güzel şeyler olsaydı ben buraya gelmezdim; işime bakar, işime devam ederdim.  Vakfıkebir’de güzel şeyleri olmadığını, Vakfıkebir’de bir grubun ötekileştirildiğini, bir grubun el üstünde tutulduğunu, bir kamu düzeninin (belediyenin) birilerinin elinde bulunduğunu gördüğüm ve bildiğim için geldim. Hep birlikte kalkınalım, hep birlikte bir şeyler yapalım, benim de buna katkım olsun diye geldim. İnşallah herkesi kucaklayarak, kimseyi ötekileştirmeden hizmet yapacağım.

 Eğer adam namusuma dil uzatmadan eleştiri yapıyorsa o adamla bir problemim olmaz. İstediği kadar aleyhimde konuşsun, umurumda bile olmaz.  Çünkü burada herkes bir birini çok iyi tanıyor.

Sadede gelecek olursak; Vakfıkebir’de bu günden itibaren yeni bir sayfa açılmış oldu İnşallah. Bu yeni sayfada adam kayırma ve adamına göre muamele yok. Belediye işleri herkese eşit olacak, herkes belediyeden eşit hizmet alacak.

Vakfıkebir’imizin kalkınması için elimizi taşın altına koyduk. Bu bağlamda, Vakfıkebir’in ihtiyaç duyduğu hizmetleri canla- başla çalışarak, 7/24 çalışarak, gece- gündüz uyumadan çalışarak Vakfıkebir’imizi olması gerektiği seviyeye çıkaracağız. Ben hizmet için buradayım. Ayrıca kafamızda, söylemediğimiz çok daha farklı projeler var ilçemizin menfaati için.

Vakfıkebir’in huzuru, mutluluğu, insanlarımızın mutlu olmaları için her şeyi yapacağım. Görüldüğü gibi insanlar beni sevdi, ben de onları sevdim. Onlardan hiç kopmadan, onları dinleyerek, onların talepleri doğrultusunda gereken her şeyi yapacağım Allah’ın izniyle. Bu konuda asla şüpheniz olmasın. Sizlerin de basın mensupları olarak olumlu işlerde yanımızda olmanızı istiyoruz.

Hep birlikte, Yeros’dan Yobol’a kadar dediğimiz Büyükliman Havzası’nda tarihi kökleri olan Vakfıkebir’imizi el birliği ile bir seviyeye çıkarmamız lazım.

Ayrıca kamu erkanı ile de uyumlu bir çalışma içinde olacağımın bilinmesini istiyorum. Kimse bizi yolumuzdan döndüremez, kimse bize yanlış iş yaptıramaz. Kalkınma hamlemizi ülkemizin doğrularına, Türkiye vizyonuna ve Devlete yakışır bir tarzda sürdüreceğiz.

Hepinize saygılar sunuyorum, Allah’a emanet olunuz”

(Not: Bu söyleşi tarihi bir vesika olarak kaydedilmiştir.)

Sürç- u lisan var ise affola!..