Vakfıkebir'de, Sivil Toplum Kuruluşları (STK) yaptıkları basın açıklamasıyla Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş'a destek verdiler.



Ramazan ayının ilk cumasında Ankara Hacı Bayram Camii'nde irad ettiği cuma hutbesindeki ifadelerinden dolayı bazı kesimlerin karalama kampanyasına maruz kalan, Ankara Barosu ve İnsan Hakları Derneği tarafından da eleştirilen ve hakkında suç duyurusunda bulunulan Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş'a, Vakfıkebir'deki Sivil Toplum Kuruluşu (STK) örgütleri yaptıkları ortak basın açıklamasıyla tam destek verdiler.
Başkan Erbaş'ı eleştirenlerin ve mahkemeye verenlerin açıkça kınandığı ortak basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi: “Bizler Vakfıkebir Sivil Toplum Kuruluşları olarak Diyanet İşleri Başkanımızın yanında olduğumuzu bildirmek istiyor, onu yersiz ve mesnetsiz eleştirenleri ve mahkemeye verenleri kınadığımızı ifade ediyoruz.
Diyanet İşleri Başkanlığımız ülkemizin en köklü ve saygın kuruluşlarından birisidir. Kurumun saygıdeğer başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş’ın, 24 Nisan 2020 Cuma hutbesinde, İslam’ın en temel yasaklarından birisi olan zina ve eşcinselliğin Kur’an’da lanetlendiğini söylemesinden dolayı sözde İnsan Hakları Derneği tarafından suç duyurusunda bulunulmasını ve   Ankara Barosunu,  yapmış  olduğu basın açıklamasında kullanmış oldukları ifadeleri nedeniyle kınıyor, Diyanet İşleri Başkanımızın yanında olduğumuzun bilinmesini istiyoruz.
Dün olduğu gibi bugün de ümmet ve millet coğrafyasını aşan bir anlayışla hizmet eden, mazlumların, çaresizlerin imdadına yetişen, iman ve hakikat ölçülerini her alanda ve herkese hatırlatmaya çalışan Diyanet İşleri Başkanlığı ve onun saygıdeğer başkanına yapılan acımasız saldırıları kabul edilebilir bulmadığımızı hep birlikte yüksek sesle dile getiriyoruz. İnsan hakları bahane edilerek İslam dininin temel yasaklarından biri olan zina ve eşcinselliği Kur’an’ın lanetlediğini, Diyanet İşleri Başkanımızın söylemeyeceğine ilişkin bildiriyi, tahammülsüzlük, şımarıklık olarak değerlendiriyoruz. Zinanın ve her çeşidiyle eşcinselliğin bireye ve topluma verdiği zararlar apaçık belliyken, kanunda suç değil ve sırf yapanlar var diye zinayı normal görmeyeceğimizi, birileri rahatsız olmasın diye Diyanet İşleri Başkanlığının yasalarla belirlenen dini anlatmak görevini yerine getirmesine yapılan itiraz, haksız eleştiri ve hakaretleri kabul etmeyeceğimizi, dinin yasakladığı bir eylemin hutbede ifade edilmesine tahammülsüzlükten kaynaklı bu saldırı ve nefretinizi görmezden gelmeyeceğimizi bildirmek istiyoruz. 
Kaldı ki, herkesin sigara içme, içki içme, kumar oynama gibi özgürlüğü de bulunmakta ve belli şartlarda kanunda suç da değil. Bunların da haramlığını, dinen yasak olduğunu, çeşitli zararlarının olduğunu, defalarca hutbe ve vaazlarda başta Diyanet İşleri Başkanı olmak üzere, tüm din adamları, konferans, seminer, basın açıklaması gibi farklı etkinliklerde alanında mütehassıs kişilerce ve kurumlarca dile getirilmektedir.
Diyanet ümmet coğrafyamız için tek umut, manevi birlikteliğimizin de esas unsurlarındandır. Bu umudun kaynağı milletimizin imanı ve vicdandır. Umut bittiğinde inanç dahil tüm erdemlerden mahrum kalabiliriz. Yaşam standardının yüksekliği de anlamını, ezan ve Kur’an da özel yerini kaybedebilir, bağımsızlığımızı simgeleyen unsurlar yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalabilir, ülkemiz ve milletimiz için aydınlık gelecekten bahsetme konumundan mahrum kalabiliriz. Diyanet’e dair olumlu cümle kuramamayı, kin dilinin yansıması; Diyanet’in kucaklayıcı, yapıcı, aydınlatıcı ve aydınlık yüzünü görememek olarak değerlendiriyoruz. Bilinmelidir ki, vatanı başkasına şikâyet etmek vatanı yaşanmaz hale getirmek için verilen uğraşın ifadesidir.
Biz, görev ve sorumluluğu Anayasa ve kanunlarla belirlenen Diyanet İşleri Başkanlığının Muhterem Başkanının yanındayız. Bu görevin yerine getirilmesinde yol gösterme ve rol biçme cüretinde bulunan Ankara Barosunun, basın açıklamasında kullanmış olduğu üslup ve ifadeleri kabul etmediğimizi, baronun bu tasarrufunu ve sözde insan hakları derneğinin Diyanet İşleri Başkanımız hakkında suç duyurusunda bulunmasını kınadığımızı ve Diyanet İşleri Başkanımızı desteklediğimizi ilan ediyoruz."
Vakfıkebir'deki Sivil Toplum Kuruluşları adına, temsilcilerinin katılımıyla yapılan ortak basın açıklamasına; Vakfıkebir Belediye Başkanı Muhammet Balta, Vakfıkebir AK Parti İlçe Başkanı Ahmet Uzun, Vakfıkebir Milliyetçi Hareket Partisi İlçe Başkanı Orhan Burhan Baltürk, Vakfıkebir İyi Parti Vakfıkebir İlçe Başkanı Alparslar Beşli, Yeniden Refah Partisi Vakfıkebir İlçe Başkanı Saadettin Çiçek, Yeniden Refah Partisi Çarşıbaşı İlçe Başkanı Gökhan Şahin, Esnaf ve Kefalet Kooperatif Başkanı Hasan Topaloğlu, Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Kadem Sağlam, Vakfıkebir Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanı İsmail Hakkı Çobanoğlu, Türkiye Diyanet Vakfı Vakfıkebir Şubesi Başkanı Hüseyin Köksal, Vakfıkebir Ziraat Odası Başkanı Muhammet Kılıç, Türk Diyanet Vakıf Sen İlçe Başkanı İsmet Kukul, Diva Sen İlçe Başkanı Hüseyin Sağlam, Hafız Hasan Kaan Eğitim Kültür Yardımlaşma ve Dayanışma Derneğini temsilen Ömer Yılmaz, İlim Yayma Cemiyeti Başkanı Mehmet Alp, İHH Yardımlaşma Derneği Başkanı Ahmet Bulut, Yeni Camii Yaptırma Derneği Başkanı Kemal Karanis, (TVİT)Trabzon Vakfıkebir İşadamları Topluluğu Başkanı Murat İslam ve Ahmet Kamburoğlu, Vakfıkebir Muhtarlar Derneği Başkanı İzzet Çilingir, Anadolu Gençlik Derneği Başkanı Hüseyin Gümüş, Mahmutlu Mahallesi Cami Yaptırma ve Yaşatma Derneği Başkanı İsmail Genç, Vakfıkebir Kültür Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Zülküf Çavdar, İmam-Hatip Mesleki Eğitimi Öğretimi, Mezunları ve Mensuplar Derneği Başkanı Ali Uçar, Hacı Ziya Habiboğlu Cami Eğitim Kültür Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Ali Dunay, TUGVA Şube Başkanı Ahmet Birinci, Büyükliman Nakliyat Turizm Derviş Sağlam, Erbakan Vakfı Şube Başkanı Ömer Faruk Bulut, Diyanet-Sen Vakfıkebir İlçe Başkanı Ahmet Sağlam, Açıkalan Köyü Sosyal Yardımlaşma ve Hayırseverler Derneği Şenol Ziya Yıldırım ve bazı vatandaşlar da katılımlarıyla destek verdiler.