31 Mart yerel seçimler öncesi AK Parti Trabzon Büyükşehir Belediye başkan adayı Av. Ahmet Metin Genç’in en önemli projelerinden biri “Raylı Sistem”di,  kazanır kazanmaz ilk icraat olarak “Raylı Sistem” Hattı’nın hayata geçmesi için Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile protokol imzaladı.  

Bu proje Haziran 2015 yılında dönemin bakanlarından Sayın Süleyman Soylu’nun Trabzon için önerdiği “Hızlı Tren” projesinin farklı bir versiyonu olduğunu düşünüyorum. 

Trabzon’da bir süredir gündemde olan, özellikle yerel seçim sürecinde Başkan Genç göreve gelir gelmez ilk ele alacağımız proje olarak taahhüt ettiği “Raylı Sistem” Hattı’nın startını Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile protokolü imzalayarak başlamış oldu. Proje Akçaabat ile Yomra arasında planlanıyor.  Proje tamamlandığında Trabzon’un bir ucundan diğer ucuna 32 kilometrelik bir mesafe de hizmete girecek. 

Buraya kadar her şey iyi güzelde bu proje Yomra - Akçaabat arasında sınırlı kalmakla birlikte Büyükliman Bölgesi raydan çıkmış olmuyor mu?

Yani cezalandırılmış olmuyor muyuz? Büyükliman Bölgesi’nde yaşayanlar bunu mu hak ediyor. Üstelik Sayın Başkan Genç seçim çalışmaları dolayısıyla Vakfıkebir ve bölgeye geldiğinde Vakfıkebirli olduğunu defalarca üzerine basa basa zikretti ki anneannesinin ilçeye bağlı GüneyköyMahallesi yani eski ismiyle Uspurlu’dan olduğunu beyan etmişti. Buna istinaden bu önemli proje Büyükliman Bölgesini de kapsayacak şekilde Trabzon’un en batı kısmı olan Beşikdüzü İlçesinde başlayamaz mıydı?  Sanırım hiçbir proje buralardan başlamayacak!

O zaman sormak lazım Yoroz Burnundan başlayan ve YobolBurnu arasında kalan Büyükliman Bölgesi nereye bağlı.  

Hani derler ya aklıma deli sorular geliyor! 

Bu manada bir önerim var! Gelin şu Yoroz Burnunu ortadan kaldıralım. Her ne hikmetse yapılan planlamalarda ve projelerin yapımında Yoroz Burnu karşımıza çıkıyor. YorozBurnunu ortadan kaldırırsak yapılacak olan tüm projelerden Bölge olarak yararlanırız diye düşünüyorum.

Hiçbir zaman umudunu yitirme, mucizeler her gün oluyor diyerek bölge halkına sabretmesi gerektiğini söylemek istiyorum. 

*** 

Evet, hırs akla gelince hata kaçınılmaz olurmuş. Mart yerel seçimler sonuçlandı ve kimin haklı olduğu değil neyin doğru olduğunu düşünerek siyasilerin  ona göre vicdan muhasebesi yapılması gerekir.

İlçe siyasetine bakıldığında kazanan da kaybeden de mutsuz ve mutsuz olmalarına rağmen herkes kendini haklı hem de başarılı görüyor.  Kimse kendini hesaba çekmiyor ve muhasebe yapmıyor. Başarılı mıyım yoksa başarısız mıyım diye. 

Bazı partilerde seçimler öncesi duyulan korku, çoğu zaman başarısızlığın habercisi olarak göründü ama anlayan olmadı! Yani sonuç olarak başarı hedef olarak algılanmadı. 

Süleyman Demirel’in dediği gibi “siyasette nelerin olacağını görmek için, nelerin olamayacağını kimse göremedi”. 

İş işten geçmeden işi anlamak büyük bir ferasettir. İş işten geçtikten sonra işi anlamak ise çok korkunç bir hezimettir bilesiniz. İnsanoğlu hatalarla, kusurlarla doludur. Unutmayın; bir toplumun ayakta durması, huzur bulması,  mutlu olması ve pırıl prıl olması işi ehline vermekten ve emanete riayet etmekten geçer…