İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile birlikte Trabzon’a gelen Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu önemli açıklamalarda bulundu.

Türkiye’de ve Trabzon’da çay ile fındık üretiminde yaşanan sorunları belirten Kılıçdaroğlu, ‘’Çay ve fındık dışında burada kitlesel üretebilecek bir alan yok. Dolayısıyla stratejik ürünün bölge açısından önemini bilmek ve bunun gelecek planlarının yapılması gerekir. Eğer burada tekelleşme olursa, bir yabancı firma gelirse ve büyük kazanç sağlarsa kimin alın teri kime verilir? Fındığın dünyadaki kullanım alanı 140 - 150 milyar dolarlık ciroya ulaşıyorsa ve dünyada fındık üretiminde Türkiye bir numara ise biz 1 buçuk 2 milyon dolarlık gelir elde ediyorsak oturup düşünmemiz gerekir. Biz üretiyoruz, başkaları kazanıyor. Eğer kaçak çaya izin veriliyorsa ve bu çaylar Türkiye’nin her yerinde satılıyorsa o zaman Trabzonlu neden çay üretiyor?’’ İfadelerini kullandı.

“BEN TRABZON’UN EVLADIYIM”

İftar yemeğinde ilk olarak İBB Başkanı ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı adayı Ekrem İmamoğlu konuştu. İmamoğlu, “Ben, Trabzon’un evladıyım. Hangi işim olursa olsun, doğduğum topraklara Allah’ım beni mahcup etme diye dua ederim. Bilirim bizim insanımız, kendi insanını takip eder. Kötü ir şey yapar ise, bunu yüzüne söyler.  İyi bir şey yaparsa gururlanır, çok da övmeyi sevmez. Gerçekten bu toprakların iyi insan yetiştirmeye dönük bakışıdır, ruh halİ vardır. Bende bunu yaşıyorum. Beni gerçekten besleyen coğrafyadayım. Memleketimi iyi bildiğimi düşünüyorum. Geçmişinden bugüne, tarihiyle, yaşanmışlıklarıyla, ticaretiyle, ekonomisiyle, eğitimiyle sosyal yaşamı, sporuyla ilgilenmeyi hayatımın hiçbir evresinde terk etmedik. Trabzon’da olan her iyi şey, beni elbette mutlu ediyor. Ama aynı zamanda ihmal edilen, kötülükler beni elbette derinden üzüyor.

“AKLINIZA İLK TRABZONSPOR GELECEKTİR”

Böyle bahsedince aklınıza ilk olarak Trabzonspor gelecektir. Trabzonspor elbette önemli ve ana mevzudur ama bugünün mevzusu değildir. Geçen yılki şampiyonlukla bizi mutlu etmiştir. Emeği geçenlere teşekkür ediyorum.

“TRABZON İÇİN ÖZENLİ ÇALIŞMA”

Trabzon’un yaşam koşuları, iyi bir kentleşmeye sahip olması, gelecek vizyonunu çok sağlıklı şekilde tasarlaması. Trabzon’un 2050 hatta 2100’ü konuşur olması gerekir. Karadeniz’in 2 – 3 ana merkezinden birisidir. Bu manada elbette bize görev düşecek. Hayatımın her evresinde sorumluluk hissettiğim bu coğrafyaya dönük ama İBB Başkanı olarak ama 13. Cumhurbaşkanımız sürecinde, özenli çalışmayı Trabzon’umuza ve bölgemize yapacağımızı buradan şimdiden ifade etmek isterim.

 Trabzon’un neredeyse yüzde 33’ü işsiz oranı var. Genç işsizliğin en yoğun olduğu şehirlerden bir tanesi. Gençleri geliştiren kabiliyetlerini ortaya koyacakları, teknoloji ile diğer sektörle buluşturan bir eğitimi ve aynı zamanda geleceği tasarlayan son dönemde eğitimle daha önce şahit olmuş bir şehrin artık üniversiteye giriş sınavlarında geriye düştüğü değil ilk 10’a girebilen şehir olmasını sağlayan topyekun kalkınma modelini kazandırmamız gerekiyor. Memleketimiz adına, yeni dönem çok özel bir dönem olacak. Kalkınmada hukukta adalete, eğitimden ekonomiye tarımdan insanca yaşama varıncaya kadar çok özel bir dönem olacağını biliyorum” dedi.

“YENİ BAŞLANGICA İHTİYACIMIZ VAR”

HEMŞEHRİLERİMİZ YALAN VAAT DEĞİL ÇÖZÜM GÖRMEK İSTİYOR HEMŞEHRİLERİMİZ YALAN VAAT DEĞİL ÇÖZÜM GÖRMEK İSTİYOR

Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu ise, özetle şu ifadeleri kullandı; Bizim yeni sürece, başlangıcı ihtiyacımız var. Kavgadan uzak başlangıcı ihtiyacımız var. Kalkınma istiyoruz. Gencecik evlatlarımız geleceklerini yurt dışında değil, kendi ülkelerinde kalmalılar. Onun yolunu yordamını bulmalıyız. Bizim evlatlarımız geleceğini yurt dışında arıyorsa her birimizin oturup düşünmesi lazım. “Ya bu çocuklar geleceklerini neden yurt dışında arıyorlar”

“BÖLGENİN 2 STRATEJİK ÜRÜNÜ”

Ben A Partisi B Partisi diye bir şey söylemiyorum. Bunu kendimiz sorgulamalıyız. Bu bölgenin 2 stratejik ürünü çay ve fındık var. Dolayısıyla stratejik ürünün bölge açısından önemini bilmek ve bunun gelecek planlarının yapılması gerekir. Eğer burada tekelleşme olursa, bir yabancı firma gelir bu tekelleşmeden büyük kazançlar sağlarsa kimin alın teri kime veriliyor.

“BİZ ÜRETİYORUZ, BAŞKALARI KAZANIYOR”

Fındığın dünyadaki kullanım alanı 140 – 150 milyar dolarlık ciroya ulaşıyorsa ve fındıkta lider Türkiye ise biz oturup 1,5 2 milyar dolar elde ediyorsak düşünmek lazım.

Biz üretiyoruz başkaları kazanıyor. İnsanoğlu, aklıyla hareket eder. Çay yine bu bölgenin stratejik ürünü.. Kaçak çaya izin veriliyorsa, bu çaylar Türkiye’nin her yerinde satılıyorsa o zaman Rize ve Trabzon neden çay üretiyor. Buna uygun politikalar üretilmesi lazım. Fındık ağaçları yaşlanıyorsa, gençleştirilmesi lazım. O süre içinde sosyal devlet harekete geçecek, fındık üreticisine destek olacak. Sosyal devlet vatandaşının yanında olan devlettir. Sosyal devlet, sağlıklı gelir dağılımını sağlayan devlettir.