GELECEK İÇİN DURUM FELAKET!..

-Ahmet SARAÇ

Televizyonlarda adında Karadeniz olan yeni diziler oynamaya başladı. Diğer dizilerde olduğu gibi hiçbiri ne Karadeniz’i, ne de Türk Milletini temsil ediyor. Oyuncuların bir Rus veya Alman dizisindeki oyunculardan tek farkı Türkçe konuşmaları.

Bu oyuncular Türk kültürünü temsil ediyorlar. Ondan sonra adı Türk dizisi. Yok bu dizi Trabzon’da çekiliyor, yok bu dizi Ordu’da çekiliyor. Bizi temsil etmedikten sonra nerde çekilirse çekilsin. Çoğrafyanın ne önemi var. Önemli olan verdiği mesaj. Karadeniz halkının yaşamından bir kesit sunuyor mu, sunmuyor mu? Önemli olan o.

Lisanları, giyimleri, kuşamları, oturup kalkmaları bu milletin özüne aygırı. Bu da yetişen gençliği etkiliyor. Türk değil de, Hristiyan Avrupa gençliğinin görüntüsü karşımıza çıkıyor. Bu da yetmiyor.

Yazılan senaryolar şiddet ve zina üzerine kurulmuş. Evlilik dışı,nikahsızsahneleri dizilerde görmelerine rağmen izleyenlerden çıt yok. Bu millet artık eleştirmeyi de vazgeçti. Çünkü alıştırıldı. Bu gençliğe artık sen ne kadar Müslümansın, Türksün, sen Hristiyan Avrupalı gibi olamazsın desen de artık bir fayda sağlamıyor.

Türk Milletiyle alakası olmayan diziler televizyonlarda cirit atıyor. Her hafta her televizyonda 5-10 dizi. Ondan sonra karı kocayı, koca karıyı dinlemiyor. On sekiz yaşına giren gençler, anne-babaya isyan sahneleriyle, evden kaçmalarla Türk gençlerine, Türk kültürüne kötü örnek oluyorlar. Ailelerin darmadağın olmasına sebep oluyorlar.

Gerçek evlilik ve aile kurumu ortada yok. Bu rezilliğe dur diyen ya da diyecek bir kurum da yok. Her dizi olumluluk üzerine değil de olumsuzluk üzerine kurulmuş. Topluma verdiği hiçbir mesaj yok. Kısaca diziler veya filimler insanlara doğru yolu göstermiyor. Doğru ne, yanlış ne anlamak çok zor!

Eğitim üzerine değil, yıkım üzerine senaryolar yazılıyor ve oynanıyor. Gelecekte bu durum bir felakete dönüşebilir. Türk neymiş, Müslüman neymiş diyen bir nesil ortaya çıkması an meselesi.

Birçok din görevlisi bile bu dizilerden etkilenmiş. Ne vaazlarında bu konulara değiniyor, ne de dört dörtlük Müslüman gibi yaşıyor. Ondan sonra millet “din adamı da böyle yaptıktan sonra biz yapsak ne olur” diyerek örnek gösteriyorlar.

Eğitimli, eğitimsiz herkes dizileri hayranlıkla izliyor. Avrupa silahla bu millete yapamadığını şimdi silahsız yapıyor. Kendine hizmet eden dizilerin finansmanını karşılıyor. Kendine benzetmek için topyekün çalışıyor. Devleti idare edenler de buna ses çıkarmıyor. Ama herşey yarın çok geç olabilir!..