Kozalak akarının, mantar benzeri bir asalak olduğunu dile getiren Başkan Kılıç, "Kozalak akarı fındık tomurcuklarında, fındığın meyvesinin içine girerek kendine yer ediniyor ve bu da verimsizliğe neden oluyor. Fındık bölgelerinde yapmış olduğumuz çalışmalarda her yıl yüzde 10-15 arasında bir ürün kaybının kozalak akarına bağlı olduğunu öngörüyoruz" ifadesini kullandı. Ziraat Odası Başkanı Muhammet Kılıç, bu yıl daha fazla görülen kozalak akarıyla mücadelenin kimyasal ve biyolojik olarak yapılabildiğine dikkati çekti. Kimyasal mücadelenin fazlasıyla kolay olduğunu belirten Kılıç, "Kimyasal mücadele son derece kolay ama önerimiz kimyasal değil, biyolojik mücadelenin ön planda olması. O da kasım aylarında eğer daldaki kozalak akarları elle toplanırsa çok daha iyi sonuçlar elde edilebiliyor." diye konuştu. “BU AYLARIN KOZALAK AKARIYLA MÜCADELEDE ETKİN DÖNEMDİR” Başkan Kılıç, “Kışı kozalak içinde geçiren larvalar ilkbahar aylarında açılan ve kurumakta olan kozalaklardan sağlam tomurcuklara göç etmeye başlar. Tomurcuklara giren larvalar gelişmelerine burada devam ederek tomurcuklarda deformasyon oluşmaya başlar. Zamanla tomurcuklar irileşir ve kozalak meydana gelir. Fındık kozalak akarları gözle gözükmeyen fındığın sürgün tomurcuklarında, erkek ve dişi çiçeklerinde beslenerek büyük ekonomik kayıplara neden olurlar. Kozalakların beslenmesi sonucunda dişi ve erkek çiçekler, tomurcuklar ve kozalaklar dökülerek kuru sürgünler oluşmaktadır.” Kültürel (Biyolojik) Mücadele: En iyi mücadele yöntemi kış aylarında fındık ocaklarının yapraksız olduğu dönemde elle kozalakları toplayıp bahçenin bir kenarına atmaktır. Böylece kozalak içindeki akarların baharda yayılmaları önlenmiş olur. Kimyasal Mücadele: Kimyasal mücadeleye karar vermek için yaklaşık 10 dekarlık bir bahçede karışık 10 ocak da ve 10 ocağın her bir dalında bulunan kozalaklar sayılır. Ortalama dal başına 5 kozalak bulunursa o bahçede ilaçlamaya karar verilir. Kimyasal mücadele nisan sonuna doğru yeni tomurcuklar toplu iğne başının yarısı kadar olduğu, uç sürgünler 4-5 yapraklı ve yeni gelişen meyveler mercimek iriliği (3 mm çapında) dönemde yapılmalıdır. Kimyasal mücadele tam bir kaplama gerekir. Mücadelede kükürtlü ilaçlar kullanılır. Kükürtlü ilaçlar aynı zamanda külleme hastalığına karşın koruyucu amaçlı olarak kullanılmış olur dedi. Bu ayların kozalak akarıyla mücadelede etkin dönemler olduğuna işaret eden Kılıç, şu değerlendirmelerde bulundu: "Piyasada kozalak akarına yönelik ruhsatlı çeşitli ilaçlar söz konusu. Bu zamanlar tam onun uygulamasının yapılacağı zamanlar. Geride kalan ürünlerinin verim ve kalitesi açısından mutlak suretle üretici tedbirlerini almalı. Son yıllarda ürüne zarar veren bu tür zararlıların miktarı artmaya başladı. Devletimizin de mutlaka üreticiyi bilgilendirip olumlu yönde tedbirleri alacak altyapıyı oluşturması gerekiyor dedi."