Diyanet İşleri Başkanlığı’nca Peygamber Efendimiz (s.a.v)'in velâdeti (dünyayı teşrifleri) münasebetiyle düzenlenen 2020 Yılı Mevlid-i Nebi Haftası çeşitli etkinliklerle kutlanıyor.

Hafta dolayısıyla Vakfıkebir İlçe Müftüsü Recep Şahan yaptığı açıklamada, bu seneki Mevlid-i Nebi Haftasının ana temasının “Hz. Peygamber ve Çocuk” olduğunu söyledi.

Şahan şunları belirtti:

“Hz. Peygamber’in doğduğu Rebîu’l-Evvel ayının 12. gecesini de içine alan hafta Diyanet İşleri Başkanlığımız tarafından "Mevlid-i Nebi Haftası" olarak çeşitli etkinliklerle kutlanmaktadır. Biz de Vakfıkebir İlçe Müftülüğü olarak  bazı etkinlikler yapıyoruz. Salgın hastalık dolayısıyla salon programları yapamıyoruz. Bu sebeple daha çok sosyal medyayı kullanarak  programlar yapıyoruz. Bu çerçevede haftanın teması doğrultusunda kısa videolar hazırlayıp sosyal medya hesaplarımızdan yayınlıyoruz. Hafta boyunca yapılan vaaz ve sohbetlerde "Hz. Peygamber ve Çocuk"  konusunu ele alıyoruz. Yine pandemi kuralları çerçevesinde 28 Ekim Çarşamba'yı Perşembe'ye bağlayan gece Mevlid Kandili programı icra ettik”

Şahan: "Hz. Peygamber çocuk ile çocuk olur, onlarla oyun oynar, şakalaşırdı"

Hz. Peygamber’in Kur’an tarafından insanlığa rol model insan olarak gösterildiğini belirten İlçe Müftüsü Şahan açıklamasında şunlara yer verdi:

"Allah Rasûlü’nü Kur’an bize rol model olarak tanıtır. Ahzâb sûresi 21. âyeti kerimede Cenab-ı Hak; 'İçinizden Allah’ın lutfuna ve âhiret gününe umut bağlayanlar, Allah’ı çokça ananlar için hiç şüphe yok ki, Resûlullah’ta güzel bir örneklik vardır.' buyurmak suretiyle Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v)'in en güzel örneğimiz, rol modelimiz, hayat rehberimiz olduğunu beyan ediyor. İslamî manada nasıl bir hayat yaşayacağımızı müşahhas olarak ondan öğreniyoruz. Sahâbe dediğimiz O'nun arkadaşları hayatı O'ndan görerek ve yaşayarak öğrendiler. Güzel ahlakı O'ndan öğrendiler. Zaten Kur’an O'nun için Kalem sûresi 4. âyette; 'Sen elbette üstün bir ahlâka sahipsin.' diye bahseder. Allah Rasûlü, gözümüzün nuru, göz aydınlığımız çocuklarla alakalı olarak da model insan olarak karşımıza çıkıyor. O'nun çocuklara karşı davranışını şu şekilde özetlemek mümkün; O çocukları çok severdi, onlara değer verirdi, güvenirdi, dinlerdi, onlarla şakalaşır, oyun oynardı, asla kız-erkek ayrımı yapmazdı.

Birkaç misal verecek olursak;
- Akra’ b. Habis isminde bir adam, Allah Rasûlü’nün torunu Hasan’ı sevip öptüğünü görünce şaşırır ve 'Ey Allah’ın Rasûlü siz çocuklarınızı öper misiniz?' diye sorunca. Allah Rasûlü de; 'Evet biz çocuklarımızı öperiz, severiz' diye cevap vermiştir. Bunun üzerine Akra’ b. Habis, 'Benim on çocuğum var ve ben hiçbirisini öpmedim' deyince, Allah Rasûlü (s.a.v) şöyle cevap verir: 'Şayet senin kalbinden Allah merhameti söküp atmışsa ben ne yapayım. Merhamet etmeyene merhamet edilmez' buyurmuştur. (Buharî, Edeb, 18; Müslim, Fedâil, 65)

- Hz. Peygamber zamanında mescide/camiye cemaate kadın ve çocuklar da gelirlerdi. Bu sebeple bazen mescitte çocuk ağlamaları da olurdu. Çocukların ağlamasına ve annesinin de üzülmesine dayanamazdı. Bir sabah namazında ilk rekatta her zamanki gibi kıraati uzun tutan Allah Rasûlü (s.a.v)  ikinci rekatta her zamankinden farklı olarak kıraatini kısa tuttu. Namazdan sonra bunun sebebini soran cemaate; 'Bir çocuğun ağladığını duydum, annesine sıkıntı vermeyeyim diye namazı kısalttım' demiştir.

- On yaşındayken annesi Enes’i Allah Rasûlüne getirerek O'nun hizmetine verdi. Enes tam on sene Efendimizin hizmetinde bulundu. Bir keresinde Efendimiz onu bir yere gönderdi. Ama Enes bir türlü dönmemişti. Efendimiz bir bakıyor ki Enes yolda çocuklarla oyuna dalmış. Hz. Enes Allah Rasûlü'nün birden ensesinden tuttuğunu gördü ve ona doğru baktı. Efendimiz gülümsüyordu. 'Ey Enesçik! Gönderdiğim yere gittin mi?' dedi. Küçük Enes , 'Evet şimdi gidiyorum Ey Allah’ın Rasûlü' dedi ve gitti.

Hz. Enes daha sonraları yaşadığı bu tatlı hatırayı anlattıktan sonra sözlerine şöyle devam etti:  'Allah Rasûlü’ne on sene hizmet ettim. Her işim O'nun arzu ettiği şekilde olmuyordu.  Yaptığım bir şey için 'Bunu niye böyle yaptın?' Yapmadığım bir şey için de 'Niye şöyle yapmadın?' demedi. Rasûlüllah beni ne dövdü, ne bana kötü bir laf söyledi ne de yüz ekşitti. Bir kere bile bana öf demedi. Beni hiçbir zaman ayıplamadı.'

- Bir keresinde Allah Rasûlü (s.a.v) torunları Hasan ile Hüseyin’i sırtına bindirmiş atçılık oynuyorlardı. İşte tam bu sırada Hz Ömer çıkageldi. Hz. Ömer; 'Ne güzel bineğiniz var' dedi. Bunun üzerine Allah Rasûlü de; 'Ne güzel süvarileri var' cevabını vererek torunlarına iltifat etti."

Çocuklara karşı en temel sorumluluğun, kız-erkek  ayrımı yapmadan onları en iyi şekilde yetiştirmek ve onlara güzel bir dünya bırakmak olduğunu ifade eden Vakfıkebir İlçe Müftüsü Recep Şahan; “Çocuklarımızın ihtiyaçları, sağlığı, eğitimi, himayesi, her türlü ihmal, istismar ve tehlikelerden korunması, güvenli ve huzurlu bir istikbale hazırlanması için hep beraber çalışmak zorundayız.  Rol modelimiz olan Allah Rasûlü'nün ümmeti olarak bizler de Peygamber Efendimizin çocuklara yaklaşımını, getirdiği değerleri ve ölçüleri anlamak; onlarla kurduğu iletişimin ilke ve niteliklerini doğru bir şekilde tespit etmek ve çocuklarımızı bu doğrultuda yetiştirmek zorundayız” diye konuştu.