Başkan Keskin şöyle devam etti; "Milletvekili Sayın Muhammet Balta partimizi ve milletvekilimizi eleştirerek 16 yılda çok büyük hizmetler yaptıklarını söylüyor. Sırça köşklerinden, saraylarından öyle gözükebilir ama gerçekler hiç onun söylediğigibi değil. AKP iktidarında hukuk, insan hakları, demokrasi ve özgürlükler konusunda tam bir tahribat yaşanmıştır.
Sayın vekil; 16 yıllık AKP iktidarında;
462 kişi faili meçhul cinayete kurban gitti. Tutuklu ve hükümlü sayısı yüzde 232 arttı. 1390 kişi yargısız infaz edildi. Dünya hukukun üstünlüğü endeksinde 113 ülke arasında 99, iktidarın en az denetlendiği ülkeler kategorisinde 6. sıradayız. Adil yargılanma ve ifade özgürlüğü ilkesini ihlalde Avrupa ülkeleri arasında ilk sıraya oturduk. Her yıl ortalama 150 gazeteci tutuklandı, haber yapmak suç oldu. Gazetecileri koruma komitesi raporunda en çok gazeteci hapse atan ülkeler sıralamasında birinci olduk.112 bin 24 internet sitesi kapatıldı. İnternet özgürlüğü endeksinde Türkiye ‘özgür olmayan ülke’ seviyesine indirildi.
Dünya demokrasi endeksinde 97. Sıradayız.
"OHAL 12 EYLÜL’Ü GEÇTİ"
OHAL, olağan yönetim biçimi olarak kullanılıyor. AKP ve Saray yasalardan aldığı yetkiyle değil; zorbalıktan aldığı güçle yasama, yürütme organı gibi davranıp, olmaz işler yapıyor.
16 yılda 14 bin 928 kadın cinayeti gerçekleşti. Kadına şiddet yüzde 1400 arttı. Türkiye’de kadınlara yönelik cinsel taciz ise son 16 yılda yüzde 449 arttı.
OECD ülkeleri içinde çocukların fırsat eşitliğinde 35 ülke arasında 34. Sıraya geriledik. Çocuklara yönelik cinsel istismar 16 yılda yüzde 500 arttı.
18 yaşın altında 440 bin çocuk doğum yaparak “anne” oldu. 15 yaşın altında cinsel istismara uğrayarak “anne” olan çocuk sayısı ise 15 bin 937 olarak kayıtlara geçti.
Yani AKP iktidarında demokrasi ve insan hakları konusunda dünyaya rezil olduk.
Eğitimimiz ise bilimsellikten uzak, yazboz tahtasına dönüştürüldü, gericiliğe, rantiyeye devredildi.
Terör üreten bir ülke olduk.
Aynı yollarda yürüdükleriniz, devlete yerleştirdikleriniz, bu ilişkileriniz 15 Temmuz’da FETÖ darbe girişimi ile sonuçlandı.
Bir de 16 yıllık AKP iktidarında, sizde ilçemizden milletvekili olmanıza rağmen Vakfıkebir’imiz ne durumdadır bir de ona bakalım?
Vakfıkebir’de 2800 aileyi yardıma muhtaç hale getirdiniz. 1600 genç (18-24 yaş arası) işsiz.Siz kaç gencimize iş buldunuz?
"VAKFIKEBİR’DE ÇİFTÇİMİZ BANKALARA VE TEFECİLERE BORÇLANDI"
Fındık üreticisinin halini bilir misiniz? Bilemezsiniz çünkü halka yabancılaştınız. Fındık üreticimiz sahipsiz, onların emeklerini fındık tekellerine peşkeş çektiniz. Bahçeleri icra yolu ile satılık. Bir litre süt, bir litre su fiyatına satılıyor. Üretici fabrikaya süt vererek karşılığında yem alıyor, sonunda borçlu çıkıyor.
Esnafımız siftah yapamıyor. Faizli para ile çek senet ödüyor. Emeklimiz, asgari ücretlimiz açlık sınırının altında yaşıyor. Bu konuda ne düşünüyor sayın vekilimiz.
Vakfıkebir’in, istihdam yaratacak projelere ihtiyacı var. Bunun için olmazsa olmazımız OSB, Liman ve CHP milletvekilimizin Çikolata Fabrikası projesidir.
HANİ OSB YATIRIM PLANINA ALINMIŞTI?
Hani 2017 yılı başında inşaatına başlanacaktı? Daha bir çivi çakmadınız! Sadece laf, icraat yok! Mahallelerimizin çoğunumağdur ettiniz, özellikle de belde iken mahalle yaptığınız Yalıköy Mahallesi’ni hep unuttunuz.
Bir dünya markası ekmeğimize sahip çıkabildiniz mi? Karadağ yaylasını turizme açabildiniz mi? Sahil geçişine gerekli tesisleri yapabildiniz mi?
MYO’NU FAKÜLTE YAPABİLDİNİZ Mİ?
Plajı yapabildiniz mi? Balıkçı barınağını Liman yapabildiniz mi? Hastanemizdeki doktor eksikliğini giderebildiniz mi? Sosyal, kültürel alanlar yapabildiniz mi? İlçeye insanların rahatlıkla ihtiyacını karşılaştırabileceği bir WC bile yapamadınız!
Ha şunu biliyoruz ….eceksiniz, ……acaksınız. Taktik bu… Oyalamak…
Ha bir de,Trabzon Limandan çinko nakliyatının yapıldığını sağır sultan biliyor ama siz ya bilmiyorsunuz ya da halkınızın yanında değil gözüne kar perdesiinmiş patronların yanındasınız. Bu madenin çok zehirli ağır metaller içerdiğini ilkokul öğrencileri de biliyor. Çinko madeninin nasıl nakledileceği hukuken düzenlenmiş bir konu olmasına rağmen burada daha fazla kar için insanların ve tüm doğal yaşamın tehdit edilmesine TBMM Çevre Komisyonu Başkanı olarak nasıl duyarsızkalıyorsunuz? Trabzon'da, dünya ve Türkiye ortalamasının 6 katı üzerinde kanserden ölüm vakalarının olduğu bilimsel bir gerçek. Bunu etrafımızdaki kanser hastalarından anlayabiliyoruz. TBMM Çevre Komisyonu Başkanı olarak doğrudan sorumluluk alanınıza giren bu konuda bir çalışma yapıyor musunuz? Yapmıyorsunuz ama siz bu konuya duyarlılık gösteren halkına karşı görevini yapan milletvekilimizi eleştiriyorsunuz.
Halkımız susar, susar ama sonunda cezayı keser. Yakındır" diyerek sözlerini tamamladı.
